Geçenlerde kız vatsap grubunda arkadaşlarımla, onlardan birisine yazılan bir erkeğin intihar üzerine attığı gereksiz nutuğun dalgasını geçiyorduk. Sonra kendi kendime 'intihar etmek ne kadar da saçma bi şey, mesela ben şimdi ilkerden ayrıldım tamam mutsuzum ama onsuz da yapmak istediğim bir sürü şey var' diye düşündüm ve bunu düşünürken şeyi fark ettim,
aslında onsuz yapmayı istediğim sahiden tek bir şey dahi yoktu.
Bu farkındalık beni daha da mutsuz etti ve başka farkındalıkları beraberinde getirdi. Mesela geceleri uyuyamıyordum. Sabahları da. Sabahları erkenden uyanıp bir şekilde kendimde okula gidecek enerjiyi bir türlü bulamıyordum. Nedense artık eskiden beni mutlu eden şeyler pek de bir anlam ifade etmemeye başlamıştı. Canım başka şeyler çektiği halde gidip onunla yemek yediğimiz yerde onunla yediğimiz şeyleri yiyordum.
Allaha bana onu affettirmesi için dualar ettim.
Aslında bu çok komik çünkü en başından beri ayrılmayı isteyen bendim. Ve ayrılmamamız için uğraşan oydu. Ama bi şekilde ayrılmamız gerektiğine inanmıştım ve hala daha buna inanıyorum her ne kadar bu beni mutsuz etse de.
Sonra bunun bu şekilde devam etmesini istemediğimi ama kendi kendime de düzelemediğimi fark edip, henüz yazma cesaretini gösteremediğim bir takım önlemler aldım. Sanırım 20 gün kadar önceydi.
Bir anda karnımda sürekli büyüyüp duran ve büyüdükçe kemiklerimi kırmasından korktuğum acı boşluk yok oluverdi. Aslında hala orada ama sanırım ona tahammül etmeyi, onunla yaşamayı ya da onu hissetmemeyi öğrendim.
Dün sabah uyandım ve artık bahar gelmişti. Nedense kendimi uzun süredir ilk defa neşeli hissettim. Uzun süredir ilk defa giyinirken, ne giydiğim benim için önem teşkil etti. Uzun süredir ilk defa o sabah saçlarımla uğraşmak istedim, ördüm. Uzun süredir ilk defa yüzümün daha mutlu görünmesini istedim. Hayatımda nadiren yaptığım bi şeyi sürüp allık sürdüm. Allık aslında sahiden insanı aydınlık gösteriyor. Bütün yol boyunca aynı şarkıyı dinledim, şarkı beni neşelendirdi. Uzun süredir ilk defa, artık hüzünlü şarkılar dinlemek istemediğimi, ve bi süredir o şarkılar karşıma çıktığında onları değiştirdiğimi fark ettim. Almanca dersinde ilk defa yeni bir dil öğrenmeyi ne kadar özlediğimi fark edip bi cümle kurdum, bu beni neşelendirdi. Çıkışa yürürken, okulun o ağaçlı yolunda yürürken kendimi ne kadar iyi hissettiğimi düşündüm. Ikeada köfte yerken, aslında bundan ne kadar keyif aldığımı hatırladım. Köftelerimi cam kenarında yüksek bi masada yerken camın karşısındaki sarı duvara baktım, sarı rengi çok sevdiğimi unutmuşum. Sarı renk beni neşelendirdi.
Dün şeyi fark ettim, evet hala mutsuzluğu tam olarak aşabilmiş değildim. Ama keyfim yerindeydi ve yaşamaktan keyif alıyordum.
keyifli kalın
Happy Moon's
23 Mayıs 2017 Salı
1 Mayıs 2017 Pazartesi
21 Nisan 2017 Cuma
life update
Uzun süredir bloga yazı yazmıyorum ve kimse okumuyor olduğundan bu sefer hayatımda son zamanlarda olan şeyleri yazmak istedim.
Öncelikle şu an içinde bulunduğum anlamsız bi ruh hali var ve bu güne kadar bu bloga yazdığım her şeyi unutun. Şu zamana kadar başıma gelen olayların canımı acıtma oranına 1den 10a kadar bir puan vermem gerekse en fazlası 8.3 falan olur her halde.
Şu an 13 falan gibi hissediyorum.
Dün akşam sol gözümün iç kısmında hafif bir ağrı hissettim, bu arada bana olur. Sonra orası biraz şişer gibi oldu hafiften acıyor. Sabah çay poşeti koydum. Çay poşeti koyduğum zamanlarda acısı biraz hafifliyor o anlık.
Bu sabah gidip kendime Acnelyse aldım. Bununla ilgili çok inişli çıkışlı yazılar okudum. ALLAHIM UMARIM YÜZÜM YANMAZ. Artık çok da fazla sivilcem çıkmıyor gibi ama izler beni rahatsız ediyor. Akmasa da damlar diye bu ilacı kullanıcam. İnternette baktığımda üç günde bir, haftada ard arda iki gün vs o tarz kullanılmış. Oran olarak da yarım mercimek demişler, peki onu yüzünüze nasıl yaydınız ya? Aile hakimimiz bana her akşam sürebilirsin dedi.
Bi de çay ağacı yağı aldım. Onu akşamları bu acnelyse ı sürdükten sonra sürmeyi planlıyorum. Onu da suyla inceltip kullanın yazmışlar ama, her halde bu akşam normal sürerim yanma falan olursa inceltirim. Gratisten alırken kasadaki kadın ben de kullanıyorum, direk sürüyorum çok memnunum dedi.
Artık elimde bulunan makyaj malzemelerinden o kadar sıkıldım ki, bir an önce bitsinler istiyorum. Geçenlerde gaflete düşüp bi fondöten aldım yine... Şu an sayıyorum, note x1, maybelline x3, revlon x2, loreal x1, farmasi x1, rimmel london x1. (burada sayarken gaflete düşüp, tüm gün sırf yazmamak için vatsaba girmediğim eski sevgilime mesaj attım :( ) Oha 9 tane fondötenim var. revlonlardan biri bana çok açık bi renk olduğu için tenime uygun olan rengi aldım. Maybellinelerden biri bb krem, o her an bitebilir. Biri son çıkan ama o da bana biraz koyu kalıyo o yüzden bi kaç kere revlonla karıştırdım. Loreal her an bitebilir. Farmasiyi neden aldım hiç bilmiyorum ya onu bi arkadaşıma veresim var. Artık elimde fazladan büssürü şey olsun istemiyorum ya. Far paletleri falan tamam da, bu kadar anlamsız fondötene ne gerek varmış.
2 ya da 3 haftadır pazartesi perşembeleri kalça ve bacak şekillendireceğini umduğum bazı egzersizler yapıyorum ama sevgilimden ayrıldım ayrılalı içimden pek gelmiyor.
Ya aslında tam olarak ayrılmadık da bakın şöyle söyleyeyim:
__________4_______
x-------1-------x---------------2-----------------------x---------3----x^ __________5____________
Şimdi 1, ilişkinizin daha başlamadığı ama başlayacağının belli olduğu o flört zamanıdır, ki burası ilişkinin en hatta bazen tek güzel yeridir. Çoğu zaman her zaman böyle olacağını sanırız. Ama üzülerek 2'ye geldiğimizde değil her zaman, bi daha hiç bir zaman öyle olamayacağını anlarız ve bu bizi 3'e götürür. Bu ise ilişkinin henüz bitmediği ama biteceğinin belli olduğu ayrılık zamanıdır, ki burası ilişkinin en kötü yeridir. Eğer bir mucize olursa 4'e devam eder ve ilişkiyi bi şekilde kurtarırsınız. Biz şu an 3'teyiz ama içimde hala zayıf da olsa bir 4 umudu var. 5 ise ayrılığın kaçınılmaz olarak geldiği yerdir, Allah korusun.
Şu an 3'te olduğumdan şey hissediyorum ya hani sahiden olmayacağını bildiğin bi şeyi beklemeye devam etmek zordur, ama şu hayatta istediğin tek şey oyken ondan vazgeçmek daha zor galiba.
Yazı buraya geldi ve şu aşamada daha fazla içimden devam etmek gelmiyor, hoşça kalın.
Öncelikle şu an içinde bulunduğum anlamsız bi ruh hali var ve bu güne kadar bu bloga yazdığım her şeyi unutun. Şu zamana kadar başıma gelen olayların canımı acıtma oranına 1den 10a kadar bir puan vermem gerekse en fazlası 8.3 falan olur her halde.
Şu an 13 falan gibi hissediyorum.
Dün akşam sol gözümün iç kısmında hafif bir ağrı hissettim, bu arada bana olur. Sonra orası biraz şişer gibi oldu hafiften acıyor. Sabah çay poşeti koydum. Çay poşeti koyduğum zamanlarda acısı biraz hafifliyor o anlık.
Bu sabah gidip kendime Acnelyse aldım. Bununla ilgili çok inişli çıkışlı yazılar okudum. ALLAHIM UMARIM YÜZÜM YANMAZ. Artık çok da fazla sivilcem çıkmıyor gibi ama izler beni rahatsız ediyor. Akmasa da damlar diye bu ilacı kullanıcam. İnternette baktığımda üç günde bir, haftada ard arda iki gün vs o tarz kullanılmış. Oran olarak da yarım mercimek demişler, peki onu yüzünüze nasıl yaydınız ya? Aile hakimimiz bana her akşam sürebilirsin dedi.
Bi de çay ağacı yağı aldım. Onu akşamları bu acnelyse ı sürdükten sonra sürmeyi planlıyorum. Onu da suyla inceltip kullanın yazmışlar ama, her halde bu akşam normal sürerim yanma falan olursa inceltirim. Gratisten alırken kasadaki kadın ben de kullanıyorum, direk sürüyorum çok memnunum dedi.
Artık elimde bulunan makyaj malzemelerinden o kadar sıkıldım ki, bir an önce bitsinler istiyorum. Geçenlerde gaflete düşüp bi fondöten aldım yine... Şu an sayıyorum, note x1, maybelline x3, revlon x2, loreal x1, farmasi x1, rimmel london x1. (burada sayarken gaflete düşüp, tüm gün sırf yazmamak için vatsaba girmediğim eski sevgilime mesaj attım :( ) Oha 9 tane fondötenim var. revlonlardan biri bana çok açık bi renk olduğu için tenime uygun olan rengi aldım. Maybellinelerden biri bb krem, o her an bitebilir. Biri son çıkan ama o da bana biraz koyu kalıyo o yüzden bi kaç kere revlonla karıştırdım. Loreal her an bitebilir. Farmasiyi neden aldım hiç bilmiyorum ya onu bi arkadaşıma veresim var. Artık elimde fazladan büssürü şey olsun istemiyorum ya. Far paletleri falan tamam da, bu kadar anlamsız fondötene ne gerek varmış.
2 ya da 3 haftadır pazartesi perşembeleri kalça ve bacak şekillendireceğini umduğum bazı egzersizler yapıyorum ama sevgilimden ayrıldım ayrılalı içimden pek gelmiyor.
Ya aslında tam olarak ayrılmadık da bakın şöyle söyleyeyim:
__________4_______
x-------1-------x---------------2-----------------------x---------3----x^ __________5____________
Şimdi 1, ilişkinizin daha başlamadığı ama başlayacağının belli olduğu o flört zamanıdır, ki burası ilişkinin en hatta bazen tek güzel yeridir. Çoğu zaman her zaman böyle olacağını sanırız. Ama üzülerek 2'ye geldiğimizde değil her zaman, bi daha hiç bir zaman öyle olamayacağını anlarız ve bu bizi 3'e götürür. Bu ise ilişkinin henüz bitmediği ama biteceğinin belli olduğu ayrılık zamanıdır, ki burası ilişkinin en kötü yeridir. Eğer bir mucize olursa 4'e devam eder ve ilişkiyi bi şekilde kurtarırsınız. Biz şu an 3'teyiz ama içimde hala zayıf da olsa bir 4 umudu var. 5 ise ayrılığın kaçınılmaz olarak geldiği yerdir, Allah korusun.
Şu an 3'te olduğumdan şey hissediyorum ya hani sahiden olmayacağını bildiğin bi şeyi beklemeye devam etmek zordur, ama şu hayatta istediğin tek şey oyken ondan vazgeçmek daha zor galiba.
Yazı buraya geldi ve şu aşamada daha fazla içimden devam etmek gelmiyor, hoşça kalın.
27 Aralık 2016 Salı
İyisiyle Kötüsüyle Aliexpress Alışverişim
Instagram sayfalarında mutlaka butiklerde abidik gubidik gayet sevimli ürünler görmüşsünüzdür. Ben daha önce oradan 15er liraya iki saat aldım. Sonra baktım bu saatler aliexpresste 1-2 dolarken bu butiklerde 30a kadar fiyatlandırılabiliyor. Bu sebeple geçen sene aliexpress kullanmaya başladım. Artık dolar yükseldiği için kullanmıyorum sdjhbjhd Bu yazıyı yazmak için resmen aylardır ürünlerin tamamlanmasını ve tamamlanmayanın sonuca ulaşmasını bekliyorum :D sonunda o an geldi...
Kylie Lipkit ve saatler hariç hepsi hala satışta, linklerini koydum. Ürünlerin isimlerine tıklarsanız, satış sayfaları yeni sekmede açılacaktır.
Aliexpress nedir? Nasıl kullanılır?
Aliexpress Çin'den çevrimiçi alışveriş yapabildiğiniz bir sitedir. Uygulaması da mevcuttur. Sitenin orjinali İngilizce, ürünler dolar olarak fiyatlandırılıyor. Ben Türkçe hiç kullanmamakla beraber, Türkçe kullanıldığında fiyatlamanın lirayla yapıldığına dair duyumlar aldım. Kullanımı oldukça basit. Sepete ekliyor ve ödeme yapıyorsunuz. Genelde 2 gün içinde kargolanıyor. Bazen size ürünün ülkenize girdiği vs gibi aslı astarı olmayan bildirimler geliyor :D onlara takılmayın, benim bi arkadaşımın ürünü hala Çin'de görünürken ürün kapısına gelmişti jdbjdkg O verdikleri kodlarda bende asla çalışmadılar, ona da pek takılmadım.
Size burada söylemek istediğim bazı şeyler var.
Ödeme nasıl yapılır?
Kredi ve ya banka kartıyla. Ben çekilecek tutarı banka kartıma yüklüyordum sipariş vermeden önce.
İyisi
İlk alışverişim bu iki saat oldu. Çok uzun süre geçtiği için tam tarihler belli olmamakla beraber birer ayda geldiler. Baya dayanıklı saatler, paketlemeleri de çok güzel yapılmıştı.
İlki krem rengi, üstünde dağınık rakamlar var ve who cares I'm already late yazıyor. $01.32
İkincisi koyu kahve, üstünde çiçek desenleri var. $02.04
İkinci alışverişim bu miniş kalemlik. Bu artık umudumu kestiğim zamanda tam 80 günün sonunda geldi.. Farklı renkleri de mevcut. Üzerindeki yazı yanlış olduğu için ben daha sonra onu çıkardım :D $0.65
Üçüncü alışverişim gaflete düşüp aldığım bi aydınlatıcı :D Lütfen sahte makyaj malzemesi kullanmayın, kullandırtmayın. Bu baya sevimli bi şampanya rengi gerçi, içinde altın yansımalar da var. Kutusu falan da çok şirin :D benimki 2 numara. 35 günde geldi. $02.24
Dördüncü alışverişim bu ruj organizerı. En sevdiğim ürün bu ya, bir ayda geldi. Kutusu falan vardı. 24'lü ve minik :D $02.96

Sekizinci alışverişim bu fırça yıkama aparatı. 20 temmuzda sipariş ettim, ertesi gün kargolandı. 17 ağustosta elime geçti ama iki tane göndermişler... sjkdhvjdbndöjvjbshjkhgbdjnkn bi pakette iki tane değil, iki ayrı paket göndermişler. $0.89

Dokuzuncu alışverişim NYX Lingerie rujlardan Honeymoon rengi. 24 ağustosta sipariş vermişim, 26sında kargolanmış. 29 Eylülde gelmiş. $01.35
Üstünde tester yazıyo :D kokusu inanılmaz güzel, gerçekten matlaşıyor ve elinizle siler gibi yaptığınızda çıkmıyor. Yalnız dudak içinde kalmıyor ruj. Bi de şey normal lingerielerin yapıları kremken bununki sıvı. Ama ben sevdim yine :D
Kötüsü
15 haziranda sipariş verdim 12 ağustosta geldiler. Tek sorun renklerin biraz farklı olması. Yalnız bunlar gelmeden önce koruma süreleri bitmişti. Ben de yeniden gönderir misiniz diye mesaj attım. Mesajdan bi kaç gün sonra ürünler gelince, bende ürünler geldi, göndermenize gerek yok diye mesaj attım. Onlar da bilgilendirdiğiniz için teşekkürler yazmışlar (ayın 13ünde). Sonra 23ünde bana tracking number attılar. ? . Bende bi şey sipariş etmedim ki dedim. Onlar da yeniden göndermemizi istediniz dediler. ? . Kafamda deli sorular...
Bu satıcıdan fırçalar gelince, bende zoevanın allık fırçasını buradan sipariş ettim yeniden (yedinci alışverişim), çünkü diğer satıcıdan umudumu kesmiştim artık.
126 Luxe Cheek $02.96
25 ağustosta sipariş ettim, 31inde kargolanmış.
O siparişlerime bi türlü sahip olamadığım beşinci alışverişimin satıcısıyla olan diyaloğum da devam ediyordu bu sırada. Ya ben adama mesaj atıp duruyorum işte. En sonunda şey dedi, mağazanın müdürü değişti. ??? . Sonra adresimi istedi, hesabımda kayıtlı olan adresi veriyorum. Sürekli, böyle 5-6 kere falan lütfen adresi ingilizce yazın, lütfen şu sırayla yazın falan diyo. Daha önce gelen siparişlerin üzerindeki adres bilgisinin fotoğrafını da attım, ben adres yazdıkça bana aynı mesajı kopyalayıp yapıştırmaya devam ediyo... Ben de sinirlendim söylenmeye başladım bi daha burdan sipariş vermicem vs diye. En sonunda biz dürüst bi mağazayız, en kısa zamanda göndericez dedi YAV HE HE ben başka yerden sipariş ettim bile. Bunlar 25 ağustosta konuşulmuştu. Sonra 12 eylülde bana normal mesajlaştığımız yerden değilde, order yerinden esaj göndermiş. Tekrar gönderim yaptık bu da tracking kod diye.
Sonra bana 3 ekimde 3 ayrı paket geldi...
Birinden o aylardır beklediğim karıştırma ve allık fırçası (beşinci), diğerinden aslında gelen ama yeniden gönderilen sigma fırçalar (altıncı+), sonuncudan da umudumu kesip diğer satıcıdan sipariş ettiğim allık fırçası (yedinci) çıktı.... <3 <3 <3
Fırçalar çok güzel, renkleri, kılları falan. Yıkadım kıl dökmüyolar. :D
Aliexpresste nasıl yatırım yaptım?
24 Ağustosta bi de Kylie Lipkitlerden Dolce K rengini siparis etmiştim. Gece sipariş ettim, sabah baktım item is unavailanble dedi?! Satıcıya mesaj attım satıcı göndericem dedi. 31inde kargolandı. Ama gelmedi. Ben de mesaj attım. Sonra artık bu satıcılarla uğraşmaktan bıkmıştım o yüzden direk open dispute yaptım, paramı hesabıma geri yatıracaklarını söylediler. Onunda yatmasını beklemek istemedim bu yayını yazmak için, çünkü siparişlerin tekrar gönderiminin geç de olsa yapılması beni onlara güvenmeye itiyor. Ben ruju sipariş ettiğimde dolar düşüktü, ama şimdi yükseldiği için hesabıma çekilenden daha fazla para yatmış olacak sdkjhfkejgg
karlı kalın...
Kylie Lipkit ve saatler hariç hepsi hala satışta, linklerini koydum. Ürünlerin isimlerine tıklarsanız, satış sayfaları yeni sekmede açılacaktır.
Aliexpress nedir? Nasıl kullanılır?
Aliexpress Çin'den çevrimiçi alışveriş yapabildiğiniz bir sitedir. Uygulaması da mevcuttur. Sitenin orjinali İngilizce, ürünler dolar olarak fiyatlandırılıyor. Ben Türkçe hiç kullanmamakla beraber, Türkçe kullanıldığında fiyatlamanın lirayla yapıldığına dair duyumlar aldım. Kullanımı oldukça basit. Sepete ekliyor ve ödeme yapıyorsunuz. Genelde 2 gün içinde kargolanıyor. Bazen size ürünün ülkenize girdiği vs gibi aslı astarı olmayan bildirimler geliyor :D onlara takılmayın, benim bi arkadaşımın ürünü hala Çin'de görünürken ürün kapısına gelmişti jdbjdkg O verdikleri kodlarda bende asla çalışmadılar, ona da pek takılmadım.
Size burada söylemek istediğim bazı şeyler var.
- Her ürününüz gelmediğinde her zaman satıcıyla halletmeye çalışmak iyi bir yol olmayabilir, direk open dispute yapın. Tabii bu satıcıyla aranızdaki diyaloğa bağlı.
- Ürünlerin gelmesi hakikaten uzun sürüyor, biraz sabırlı olmanız gerek. Bazen beklenenden bile uzun sürdüğü oluyor.
- Alışveriş yaptığınız satıcının puanının olabildiğince yüksek olmasına dikkat edin ve mutlaka ama mutlaka alacağınız ürünün yorumlarına ve görsellerine bakın.
Ödeme nasıl yapılır?
Kredi ve ya banka kartıyla. Ben çekilecek tutarı banka kartıma yüklüyordum sipariş vermeden önce.
İyisi
İlk alışverişim bu iki saat oldu. Çok uzun süre geçtiği için tam tarihler belli olmamakla beraber birer ayda geldiler. Baya dayanıklı saatler, paketlemeleri de çok güzel yapılmıştı.
İlki krem rengi, üstünde dağınık rakamlar var ve who cares I'm already late yazıyor. $01.32
İkincisi koyu kahve, üstünde çiçek desenleri var. $02.04
İkinci alışverişim bu miniş kalemlik. Bu artık umudumu kestiğim zamanda tam 80 günün sonunda geldi.. Farklı renkleri de mevcut. Üzerindeki yazı yanlış olduğu için ben daha sonra onu çıkardım :D $0.65
Üçüncü alışverişim gaflete düşüp aldığım bi aydınlatıcı :D Lütfen sahte makyaj malzemesi kullanmayın, kullandırtmayın. Bu baya sevimli bi şampanya rengi gerçi, içinde altın yansımalar da var. Kutusu falan da çok şirin :D benimki 2 numara. 35 günde geldi. $02.24
Dördüncü alışverişim bu ruj organizerı. En sevdiğim ürün bu ya, bir ayda geldi. Kutusu falan vardı. 24'lü ve minik :D $02.96

Sekizinci alışverişim bu fırça yıkama aparatı. 20 temmuzda sipariş ettim, ertesi gün kargolandı. 17 ağustosta elime geçti ama iki tane göndermişler... sjkdhvjdbndöjvjbshjkhgbdjnkn bi pakette iki tane değil, iki ayrı paket göndermişler. $0.89

Dokuzuncu alışverişim NYX Lingerie rujlardan Honeymoon rengi. 24 ağustosta sipariş vermişim, 26sında kargolanmış. 29 Eylülde gelmiş. $01.35
Üstünde tester yazıyo :D kokusu inanılmaz güzel, gerçekten matlaşıyor ve elinizle siler gibi yaptığınızda çıkmıyor. Yalnız dudak içinde kalmıyor ruj. Bi de şey normal lingerielerin yapıları kremken bununki sıvı. Ama ben sevdim yine :D
Kötüsü
Beşinci alışverişimin anlamsız bir öyküsü var :D Şimdi ben başta (28 Nisanda) iki tane zoeva fırça sipariş ettim. Bunlar kirlilerin yanındaki ilk fırçalar.
126 Luxe Cheek Finish $02.98
221 Luxe Soft Crease $01.92
37 gün geçti, ürünün koruma süresi geçti. Satıcıya mesaj attım. O da süreyi 12 gün kadar uzattı. Fırçalar yine gelmeyince tekrar göndereyim dedi. Bu arada adam aynı mesajları kopyala yapıştır yapıp duruyor, hepsi bunu yapıyor. Tekrar göndereyim deyince ben para iadesi istedim. Bu konuda bi anlaşmaya varmamız zaten 1 hafta sürdü. PayPal hesabım olması gerekiyomuş kendime bi tane açtım. Ama o hesaptan da para çekmek sıkıntı bu arada yani içime sinmemişti. Zaten adam o kadar da yardımcı olmuyodu mesajlarında falan. Neyse 3-10 gün içinde para iadesi yapıcaz dedi. Yapmadı???? Ben de bari tekrar gönder ürünleri yazdım.
Bu arada altıncı siparişim olarak başka bi satıcıdan başta gördüğünüz kirli sigma fırçaları sipariş verdim.
F40 Contour $02.70
F35 Highlighter $02.93
15 haziranda sipariş verdim 12 ağustosta geldiler. Tek sorun renklerin biraz farklı olması. Yalnız bunlar gelmeden önce koruma süreleri bitmişti. Ben de yeniden gönderir misiniz diye mesaj attım. Mesajdan bi kaç gün sonra ürünler gelince, bende ürünler geldi, göndermenize gerek yok diye mesaj attım. Onlar da bilgilendirdiğiniz için teşekkürler yazmışlar (ayın 13ünde). Sonra 23ünde bana tracking number attılar. ? . Bende bi şey sipariş etmedim ki dedim. Onlar da yeniden göndermemizi istediniz dediler. ? . Kafamda deli sorular...
Bu satıcıdan fırçalar gelince, bende zoevanın allık fırçasını buradan sipariş ettim yeniden (yedinci alışverişim), çünkü diğer satıcıdan umudumu kesmiştim artık.
126 Luxe Cheek $02.96
25 ağustosta sipariş ettim, 31inde kargolanmış.
O siparişlerime bi türlü sahip olamadığım beşinci alışverişimin satıcısıyla olan diyaloğum da devam ediyordu bu sırada. Ya ben adama mesaj atıp duruyorum işte. En sonunda şey dedi, mağazanın müdürü değişti. ??? . Sonra adresimi istedi, hesabımda kayıtlı olan adresi veriyorum. Sürekli, böyle 5-6 kere falan lütfen adresi ingilizce yazın, lütfen şu sırayla yazın falan diyo. Daha önce gelen siparişlerin üzerindeki adres bilgisinin fotoğrafını da attım, ben adres yazdıkça bana aynı mesajı kopyalayıp yapıştırmaya devam ediyo... Ben de sinirlendim söylenmeye başladım bi daha burdan sipariş vermicem vs diye. En sonunda biz dürüst bi mağazayız, en kısa zamanda göndericez dedi YAV HE HE ben başka yerden sipariş ettim bile. Bunlar 25 ağustosta konuşulmuştu. Sonra 12 eylülde bana normal mesajlaştığımız yerden değilde, order yerinden esaj göndermiş. Tekrar gönderim yaptık bu da tracking kod diye.
Sonra bana 3 ekimde 3 ayrı paket geldi...
Birinden o aylardır beklediğim karıştırma ve allık fırçası (beşinci), diğerinden aslında gelen ama yeniden gönderilen sigma fırçalar (altıncı+), sonuncudan da umudumu kesip diğer satıcıdan sipariş ettiğim allık fırçası (yedinci) çıktı.... <3 <3 <3
Fırçalar çok güzel, renkleri, kılları falan. Yıkadım kıl dökmüyolar. :D
Aliexpresste nasıl yatırım yaptım?
24 Ağustosta bi de Kylie Lipkitlerden Dolce K rengini siparis etmiştim. Gece sipariş ettim, sabah baktım item is unavailanble dedi?! Satıcıya mesaj attım satıcı göndericem dedi. 31inde kargolandı. Ama gelmedi. Ben de mesaj attım. Sonra artık bu satıcılarla uğraşmaktan bıkmıştım o yüzden direk open dispute yaptım, paramı hesabıma geri yatıracaklarını söylediler. Onunda yatmasını beklemek istemedim bu yayını yazmak için, çünkü siparişlerin tekrar gönderiminin geç de olsa yapılması beni onlara güvenmeye itiyor. Ben ruju sipariş ettiğimde dolar düşüktü, ama şimdi yükseldiği için hesabıma çekilenden daha fazla para yatmış olacak sdkjhfkejgg
karlı kalın...
26 Aralık 2016 Pazartesi
INSTAGRAMDA TAKİP ETTİĞİN KIZ BU MUYDU AŞKIM???
DİKKAT: bu yayın hassas medya ve aşırı kıskançlık içerir.
Merhabalar, bu yayınımda sizlere saplantılı bir deli oluşumun öyküsünü anlatacağım.
Bunun tam olarak nasıl ve neden başladığını bilmemekle beraber sahip olduğum bir şey olduğunu son iki gündür özellikle iyice fark ettim.
Merhabalar, bu yayınımda sizlere saplantılı bir deli oluşumun öyküsünü anlatacağım.
Bunun tam olarak nasıl ve neden başladığını bilmemekle beraber sahip olduğum bir şey olduğunu son iki gündür özellikle iyice fark ettim.
O kızı öldürdüysem sana olan aşkımdan....
İki sene falan önce bi fobi keşfettim. Athazagoraphobia basit tanımıyla, unutmak, unutulmak, bi başkasının kişiye tercih edilmesi ve görmezlikten gelinme korkusudur. YEMİN EDERİM ŞU DÜNYADA EN KORKTUĞUM 4 ŞEY......
Ya bi çocukla tanıştım konuşuyoruz falan böyle her şey çok güzel ve sürekli yanımda olsun istiyorum yani ciddi anlamda onu yanımda istiyorum. Sonra bi sabah buluşmaya karar verdik, bursadan geliyodu, onun yolda olduğu o 5 saat boyunca 51146843 kere falan ölüp dirildim resmen. Ya beni sevmezse? Ya benden hoşlanmazsa? Keşke tanışmasaydık. Keşke gelmese. vs vs gibi her soru ve dilekte karnıma farklı bir ağrı girdi. Dişlerimi fırçalarken nerdeyse kusuyodum, ellerimin titremesinden bi ara maskara süremeyeceğim sandım. Beni bu kadar heyecanlandıranın tam olarak ne olduğunu bilmiyorum. Yani heyecanla korku arasında ince bi çizgi var, acaba bu korku muydu? En son böyle hisettiğimde lisedeydim ve bi daha asla böyle hissetmeyeceğimi düşünüyordum (hissetmeye pek de meraklı değildim). Sonunda buluştuk ve beni sevdi. Ben onu daha çok sevdim. Liseden beri flörtten öteye taşımamaya gayret gösterdiğim erkeklerle aramdaki ilişki sonunda o gün farklı bi boyuta taşındı. Bunun beni mutlu etmesi gerekirken bi anda içime ateşler düştü. Sadece mesajlaşırken takılmadığım şeylere onu gördükten sonra takılmaya başladım. Bi nevi aklımda potansiyel aldatma hikayeleri kurguladım.
Instagramda takip ettiğin kız bu muydu aşkım?
Yani ya beni sevmezse ve ilişkimiz biterse diye düşünürken kendimden soğutmama işaret parmağıyla baş parmak neredeyse birbirine değecek kadar bi mesafe kaldı. Daha önce beni hep yanlış sevdiler diye seni yanlış anlamış olabilirim... Ya bakın bu farklı bi boyut, benim de yazın takıldığım insanlar oldu da bana yazdan bi fotoğraf atıyor mesela bu fotoğrafı kime atmak için çekti diye düşünürken kıskançlıktan saçlarım dökülüyor.
Fotoğrafını beğenen kız bu muydu bi tanem?
Yani diyeceğim o ki daha önceden normal olan her şey şimdi onu resmi olarak kaybedebilecekken içime dert olmaya başladı. Bana sorarsanız buraya yazmadığım nedenlerden ötürü hala ben haklıyım, iyi akşamlar....
Ya mesela :d Mesela kızı takip ediyor tamam mı, km bu kız diyorum arkadaşım diyor.
:)
Önemli olsa daha önce takip ederdin? Hayır şimdi mi aklına geldi arkadaşını takip etmek.
şu an kıskanmama challange'ın içindeyim resmen...
DOZUNDA KISKANÇ KALIN...
16 Aralık 2016 Cuma
Bir Erkekten Art Arda Duyabileceğiniz En Kötü 3 Şey
Bundan yıllar önce birisiyle tanıştım ve bu detaylarını vermek istemediğim tanışma o zamanlar benim için olması gerekenden daha fazla şey ifade etmişti. Taki bir dönem gelip o kişi anlamsız davranışlar sergilemeye başladığı ve benim üzülerek bu davranışların sebebini öğrendiğim ana gelene kadar: uyuşturucu bağımlılığı. Önce uyuşturucuyla başladı, fucbuddy'yle devam etti sonraysa bunları ve ikimizin arasında anlamlı olan hiç bir şeyi hatırlamamaya kadar gitti. Ara ara buluştuk, telefonda konuştuk, mesajlaştık ama artık zaman da dahil hiç bir şeyin ikimizin arasındaki hastalığın ilacı olamayacağını fark ettim. Eğer bunu okuyorsan bilmeni isterim ki beni çok üzdün. Ve attığın hiç bir mail kalbimin kırıklarını yapıştıracak kadar güçlü değildi. Son attığın maili kaç defa okuduğumu bilmiyorum. Ama çok defa okudum. Ve her defasında bir yanıt yazmak istedim. Her istediğimde bunun artık bir şeye çözüm olmayacağını fark ettim. Seni aramadığım her sefer neredeyse arıyor olduğumu unutma. Hayatta yaptığımız şeylerin sorumluluğunu alırız ve sen bunu almaya hazır değil gibisin. Sana yardım elini her uzatmaya çalıştığımda elimi tutmaktansa o uçurumdan düşmeyi tercih ettiğini hatırlıyorum. Daha sonra uçurumdan düşüşünü izlediğim için beni suçlayıp, uçurumdan seninle düşen kızların hayatındaki öneminden bahsettin. Seninle ayakta kalıp mutlu olmaktansa seninle düşüp kaybolmak neden bu kadar anlam ifade ediyor bunu asla anlayamayacağım, anlamak da istemiyorum. Hayatındaki tek kız olmayacaksam beni hayatında tutmanın bir önemi yok. Lütfen şimdi o kızlara, özellikle de beni seviyorken senin kişisel instagram hesabından bana afilli mesajlar atma lüksüne sahip kırmızı saçlı kız arkadaşına git ve şöyle söyle, bunu maille smsle whatsapp mesajıyla ya da telefon aramasıyla değil, gidip yüzüne söyle, beni gerçekten bu batmakta olduğum çamurdan çıkarmak isteyen birisi vardı ve ben onu kendi anlamsız egomu tatmin etmek adına her defasında üzdüm. Aslında bu yayının amacı bu mesajlar topluluğu değildi yazmaya başlayınca akıverdi çünkü artık bana mail atmanı istemiyorum. Artık bana mail atıp beni hayatımda değilken bile üzmeni istemiyorum. Her zaman benden sonra ve benimleyken bile yaptığın gibi diğer kız arkadaşlarına yazmaya, instagram hesabına sonsuzluk işaretleri koymaya devam edebilirsin. O sonsuzluğun içinde vitesi her değiştirişinin öncesinde elini öptüğün kişinin ben olduğumu hatırlatmak isterim. Tabii bunu onlara da yapmadığının garantisini kim verebilir? Elbetteki hiç kimse. Şimdi bu birlikte olan fotoğraflarınızı sürekli telefonundan sildiğin kızı rahat bırak lütfen, çünkü ben de sildim. Artık her mail attığında beni ve her istediğinde o fotoğrafları bulamayacaksın tekrar silmek için. Söylediğin tüm bu yalanlar sadece seni değil, seni ne kadar yoruyorsa beni 13 katı fazla yoruyor. Sen seni sevmeyen kızlara layıksın. Sana kırmızı saçlı kız arkadaşınla mutluluklar.
Şimdi, bu yayının asıl konusuna gelecek olursam :)
Yakın geçmişte bir beyle tanıştım. Ona avukat diyeceğim. Bana ilişkilerden ne kadar korktuğundan söz ediyordu ve ben çok defa okuduğum bu mailin sahibinden ona söz ettim. Aramızdaki sorunun uyuşturucu bağımlılığı olduğundan vs. Oysa bunun gerçekten kötü olduğunu söyledi.
Her gün dakikalarca telefonda konuştuk, mesajlaştık ve çok fazla şey paylaştık. Bu öyle flört gibi bi şey değildi bu sadece birlikte iyi vakit geçiren anlaşan insanların takılmasıydı. Onun arkadaşları beni, benim arkadaşlarım onu tanıdı.
Ama meğer ben onu tanımamışım.
Dün bana mesaj attı ve 1 saat sonra arayacağını, önemli olduğunu söyledi. Şimdi, bir süre düşünmenizi istiyorum, hayatınızda bir yerlerde yeri olan bi erkeğin size ard arda söyleyebileceği en kötü üç şey nedir?
Şimdi, bu yayının asıl konusuna gelecek olursam :)
Yakın geçmişte bir beyle tanıştım. Ona avukat diyeceğim. Bana ilişkilerden ne kadar korktuğundan söz ediyordu ve ben çok defa okuduğum bu mailin sahibinden ona söz ettim. Aramızdaki sorunun uyuşturucu bağımlılığı olduğundan vs. Oysa bunun gerçekten kötü olduğunu söyledi.
Her gün dakikalarca telefonda konuştuk, mesajlaştık ve çok fazla şey paylaştık. Bu öyle flört gibi bi şey değildi bu sadece birlikte iyi vakit geçiren anlaşan insanların takılmasıydı. Onun arkadaşları beni, benim arkadaşlarım onu tanıdı.
Ama meğer ben onu tanımamışım.
Dün bana mesaj attı ve 1 saat sonra arayacağını, önemli olduğunu söyledi. Şimdi, bir süre düşünmenizi istiyorum, hayatınızda bir yerlerde yeri olan bi erkeğin size ard arda söyleyebileceği en kötü üç şey nedir?
.
.
.
.
.
Ben uyuşturucu kullanıyorum.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
1,5 senedir fuckbuddy'm var ama 6 aydır görüşmüyoruz.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Bipolarım.
.
.
.
.
.
Ben uyuşturucu kullanıyorum.
1,5 senedir fuckbuddy'm var ama 6 aydır görüşmüyoruz.
Bipolarım.
Bu 3 cümlenin arasında ne ben bir şey söyledim, ne o bir şey söyledi. Sadece nefes alıp verdik. O bir sonraki cümlenin bir öncekinden (kime göre, neye göre) daha kötü olacağını biliyorken ben sadece bitmesini bekledim. Ama hayır, birincinin ardından ikinci, onun ardından üçüncü geldi. Kalbimin kırıklarının sesinden bir sonraki cümleyi duyamadım.
yo dostum yo, ben bu filmi daha önce izledim
ben bu filmin başrol oyuncusuydum
Ne istediğini bilmeyen, kimi sevdiğini bile bilmeyen, her uyandığında farklı bi duygu durumunda olan birisine yardım etmek için evet gücüm var. Birisinin değiştirmek, normalleştirmek için gücüm de enerjim de var. Ama onun en yakın arkadaşına aşık olduğuna inanacağı anın her an olabileceği düşüncesiyle yaşayacak gücüm yok. Tam 6 saat telefonda konuştuk, dakikalarımız birbiri ardına bitti. Bazen sustuk bazen çok konuştuk bazen boş konuştuk. Ama hiç bi yere varamadık.
Ne yapacağımı bilmiyorum sanki daha kötü ne olabilir derken kötülük skalasında yeni bi ibare beliriyor..
Sadece bekliyorum, her göçmen kız gibi ben de hayatımdaki o evleneceğim göçmen çocukla tanıştığım büyülü anın gelip tüm bunları geride bırakmayı bekliyorum hjsbjskdvng
Güldüğüme bakmayın, yaşarken hiç komik değildi. Yeterince acı biriktirdiğime göre sanırım artık sigaraya başlayabilirim?
Tutarlı kalın.
24 Kasım 2016 Perşembe
Doğu'da Öğretmen Olmak
Bu gün öğretmenler günü olduğu için inanılmaz heyecanlıyım (YTÜ- İngilizce Öğretmenliği, 2. sınıf). Sabah okula gittim hevesli hevesli arkadaşlarımın öğretmenler gününü kutluyorum falan neyse çok yakın bi arkadaşım her zaman başka şeylerin dalgasını geçtiğimiz gibi şey dedi 'ne kutlu olması ya iki sene sonra Hakkaride iki kuruş için çalışırken hiç de kutlu olmayacak'. Tek sorun bunun benim için dalga geçtiğimiz sıradan şeylerden biri olmamasıydı.
Siz bu mesleği biraz yanlış anladınız sanırım:)
Galiba bu bölüme girerken her zaman çok daha 'rahat' yerlerde öğretmen olup, öğretmenler gününde sınıf annelerinin toplanıp size altın bilezik falan takmasını beklediniz (bu tarz örneklere rastladık).
Bu beni kafamda neden öğretmenlik okumaya başladığımla ilgili soruları cevaplamaya yönlendirdi:
Öğretmenler çocukların zihinlerini şekillendirmede en önemli etkenlerden biridir. Sen bu çocuğu yetiştireceksin, bu çocuk doktor olacak, mühendis olacak, ressam olacak, piyanist olacak. Ama sen bu çocuklardan uzaklaşırsan, ben bu çocuklardan uzaklaşırsam bu çocuklar terörist olucak.
'hayatımın en güzel yıllarını Hakkaride iki kuruş para için mi harcıcam'
Doktorlar diyo mu ya hayatımın en güzel yıllarını insanları gece gündüz iyileştirerek mi harcıcam ya da mimarlar diyo mu hayatımın en güzel yıllarını sabahlara kadar çizim yaparak mı harcıcam. Bi tek senin mi hayatın var ya, okuma hakkı diye götümüzden yırtınırken okuma hakkına yardım etmediğimiz onca çocuğun hayatı ne olacak?
Ben de istiyorum İstanbul'da İzmir'de öğretmen olayım, okuldan çıkıp gezmelere gideyim, rahat bi hayatım olsun, terörden uzak olayım.
Peki sen terörden uzakken terörün içinde doğan o insanlar neden eğitilemiyor?
Sonra ülkede okur yazar oranı azmış, vay efendim cahilmişiz, kültürsmüşüz de bilmem ne. Lan o zaman gidip o cahil kesimi aydınlatsana?! Hem cahil dediğin insanların okuluna git öğret deyince aman ölücem bilmem ne hem sonra ülkeye bok at. Hani yeni nesil öğretmenlerin eseri olacaktı ya bu nasıl bencil bi zihniyetin ürünü oldu ben anlayamadım.
Güzel günler için bazı fedakarlıklarda bulunmamız gerektiğini ve hiç bir başarıya gül bahçesinden gidilmediğini ne zaman anlayacaksınız ya...
Mezun olup bu ülkeden koşa koşa gitmeyi planlamak yerine elimizden geldiğince nasıl kaçılmayacak bi yere dönüştürürüz diye baksak ya arkadaşlar. Sen öğretmensin ya ÖĞRETMENSİN. Hani atamızın izi bilmem ne demeyi biliyosun feysbukta, baya güzel bi izmiş o ya.
Hakkariymiş Vanmış Antalyaymış Muşmuş İzmirmiş ne fark eder.
Üzgünüm ama bunu tek başıma yapamam ya öğretmenliğin o kadar güzel örneklerini görüyorum ama 1 tane 2 tane. Bu bencillik böyle sürüp giderse en sonunda ben kaçıp gidicem.
Geride bıraktığınız ülkeye dönün bi bakın istedim, hala öğretmenlikse tamam hadi sizin de öğretmenler gününüz kutlu olsun.
Siz bu mesleği biraz yanlış anladınız sanırım:)
Galiba bu bölüme girerken her zaman çok daha 'rahat' yerlerde öğretmen olup, öğretmenler gününde sınıf annelerinin toplanıp size altın bilezik falan takmasını beklediniz (bu tarz örneklere rastladık).
Bu beni kafamda neden öğretmenlik okumaya başladığımla ilgili soruları cevaplamaya yönlendirdi:
Öğretmenler çocukların zihinlerini şekillendirmede en önemli etkenlerden biridir. Sen bu çocuğu yetiştireceksin, bu çocuk doktor olacak, mühendis olacak, ressam olacak, piyanist olacak. Ama sen bu çocuklardan uzaklaşırsan, ben bu çocuklardan uzaklaşırsam bu çocuklar terörist olucak.
'hayatımın en güzel yıllarını Hakkaride iki kuruş para için mi harcıcam'
Doktorlar diyo mu ya hayatımın en güzel yıllarını insanları gece gündüz iyileştirerek mi harcıcam ya da mimarlar diyo mu hayatımın en güzel yıllarını sabahlara kadar çizim yaparak mı harcıcam. Bi tek senin mi hayatın var ya, okuma hakkı diye götümüzden yırtınırken okuma hakkına yardım etmediğimiz onca çocuğun hayatı ne olacak?
Ben de istiyorum İstanbul'da İzmir'de öğretmen olayım, okuldan çıkıp gezmelere gideyim, rahat bi hayatım olsun, terörden uzak olayım.
Peki sen terörden uzakken terörün içinde doğan o insanlar neden eğitilemiyor?
Sonra ülkede okur yazar oranı azmış, vay efendim cahilmişiz, kültürsmüşüz de bilmem ne. Lan o zaman gidip o cahil kesimi aydınlatsana?! Hem cahil dediğin insanların okuluna git öğret deyince aman ölücem bilmem ne hem sonra ülkeye bok at. Hani yeni nesil öğretmenlerin eseri olacaktı ya bu nasıl bencil bi zihniyetin ürünü oldu ben anlayamadım.
Güzel günler için bazı fedakarlıklarda bulunmamız gerektiğini ve hiç bir başarıya gül bahçesinden gidilmediğini ne zaman anlayacaksınız ya...
Mezun olup bu ülkeden koşa koşa gitmeyi planlamak yerine elimizden geldiğince nasıl kaçılmayacak bi yere dönüştürürüz diye baksak ya arkadaşlar. Sen öğretmensin ya ÖĞRETMENSİN. Hani atamızın izi bilmem ne demeyi biliyosun feysbukta, baya güzel bi izmiş o ya.
Hakkariymiş Vanmış Antalyaymış Muşmuş İzmirmiş ne fark eder.
Üzgünüm ama bunu tek başıma yapamam ya öğretmenliğin o kadar güzel örneklerini görüyorum ama 1 tane 2 tane. Bu bencillik böyle sürüp giderse en sonunda ben kaçıp gidicem.
Geride bıraktığınız ülkeye dönün bi bakın istedim, hala öğretmenlikse tamam hadi sizin de öğretmenler gününüz kutlu olsun.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)